Magazin
Batınilerin Yüce İmamı Kimdir?
Batınilerin yüce imamı kimdir? Sorusuna cevap vermeden önce, Batınilik nedir? Bu soruya cevap vermek gerekir.
Bâtınîlik ya da Bâtınîyye (Arapça: El-Bāṭiniyyeh); İslam inancında, Kur’an ayetlerinin görünür anlamlarının ötesinde daha derin gerçek anlamlarının bulunduğuna inanarak ayetleri buna göre yorumlayan bir akımdır. Bu düşünceyi benimseyen kişiye de Bâtınî denir. Şiîlikte, bu anlamların sadece Allah ile ilişki kurabilen ve Ali’nin soyundan gelen masum On İki İmam tarafından bilinebileceğine inanılır. Bâtınîlik kelimesi, Arapça “Bâtın” kelimesinden türetilmiştir. “Bâtın” kelimesi, gizli olan, bir şeyin gerçek veya iç yüzü anlamına gelir. Aynı zamanda İslami inanışta Allah’ın 99 isminden biridir.
Terim, İranlı Gazali gibi Sünni alimler tarafından bu inanışları benimseyen kişilere yönelik suçlayıcı bir anlam yüklenerek de kullanılmıştır. Tarihte en iyi bilinen örnekleri İsmaililerdir. Al-Kirmani ve İmâmet (İsmâilî-Pamir Alevîliği inancı) kurucusu olan Muin’ed-Dîn Nâsır-ı Hüsrev gibi Fatımi-İsmâilî yazarlar, buna karşı savunma yapmış olsalar da Gazali ve diğer bazı Sünni alimlere göre bu gruplar dini metinlerin, ibadet ve kuralların zahiri (dış) anlamlarını reddederler. Selefi alimlerin başı İbni Teymiyye, bazı Şiî grupları, İslam’ın mistik yönü olan tasavvufi (sûfi) akımlar ile İbn-i Rüşd, İbn-i Sina ve Farabi gibi filozofları Bâtınîyye şeklinde vasıflandırmıştır.
Bâtınîlik, yalnızca belirli bir akım ya da grup değil, tarihte ve günümüzde derin etkileri olan bir düşünce sistemidir. Örneğin, Kur’an’da yer alan salat, secde, rükû veya abdest gibi kavramlar, Sünni geleneğinde şekil, kapsam, miktar gibi ayrıntılı emirler olarak algılanır ve ele alınırken, Aleviler’in Cem törenlerinde aynı kavramlar sembolik olarak, şekle ve miktara bağlı olmadan, manevi anlamları ile temsil edilirler.
Ayet ve hadislerin zahirlerinde bulunmayan bazı anlamların varlığını belirtmek için kullanılan “bâtın” terimi ve bu tür yorumlama faaliyeti, Hicri 2. yüzyıl Şii kaynaklarında bulunabilir, ancak “bâtıniyye” kelimesi erken kaynaklarda yer alıyor. Tespitlere göre bu terim ilk olarak Makdisi’nin “el-Bedʾ ve’t-târîḫ” eserinde kullanılmıştır. Bâtıniyye terimi, Irak’ta Hicri 4. yüzyılın ilk yarısında ortaya çıkmış ve daha sonra Hindistan, Pakistan, İran ve Afrika’nın bazı bölgelerinde benimsenmiştir.
Batınilerin Yüce İmamı Kimdir?
Bâtınilik hareketi, Büyük Selçuklu Devleti döneminde ortaya çıkan ve devlet için ciddi bir tehdit oluşturan bir terör örgütüdür. Bu mezhep, devletin merkezi otoritesini zayıflatmak ve insanların zihinlerini karıştırmak amacı ile sinsice faaliyet göstermiştir ve intisap edenleri, özel yöntemler ile cinayet işleyen bir suç şebekesi olarak tanımlamak mümkündür. Özellikle 1092-1104 yılları arasındaki fetret döneminde, Selçuklu Devleti’nin merkezi idaresinin zayıflaması ile birlikte, bu örgüt dehşet saçan cinayetler işleyerek örgütlenme konusunda önemli adımlar atmıştır. Bâtınî kimler? Sorusunun cevabı bu şekildedir. Peki, Batınilerin inanç özellikleri nelerdir?
Batınilik’in İnanç Özellikleri
İsmailiyye mezhebinde yedi imama inanılır ve tüm liderlik ve kutsallık yedinci imam Muhammed bin İsmail eş-Şakir’e verilir. Eski dinler tamamen yok edilmiş ve bu yedi imamın dinin yayılması ve yükseltilmesi için görevlendirilmiş birer yardımcısı vardır. Peygamberlere “Nâtık/Konuşan” ve yardımcılarına “Sâmet/Susan (Vâsi/Esas) İmam” unvanı verilir. Her yedi “Sâmet” silsilesinin sonunda bir “Nâtık” gönderildiği ve böylece dinin sürekli olarak geliştirildiğine inanılır. Âdem’den ve oğlu Şit’ten itibaren altı “Nâtık-Sâmet” silsilesinden sonra (Nuh-Sam), (İbrahim-İsmail), (Musa-Harun), (İsa-Şem’un), (Muhammed bin Abdullah-Ali bin Ebu Talib), (Muhammed bin İsmail (Meymûn’ûl-Kaddâh)-Abdullah İbn-i Meymûn ve Oğulları) ile son bulan “Nâtıklar ve Sâmetler silsilesi” devam eder. İbn-i Meymûn, görünen nesnelerin tasavvufi anlamlarını açıklayan biri olarak bilinir ve her Bâtınî ona itaat ile yükümlüdür. Muhammed’den sonra bir peygamber daha geleceğine inanılır. Ayrıca, müntesipler tüm kutsal kitapların açıklamaları ile hadislerin tamamının uydurma olduğuna inanmakla yükümlüdür. Dini öğretiler tamamen tamamlanmış olsa da sadece geleneklere saygı nedeni ile değer verildiği düşünülür ve bu öğretilerin aslında hiçbir önemi veya değeri yoktur.
Bâtınîlik akımı, Sünni anlayıştaki dini emirleri reddeden ve yasakları kaldıran (ibaha) itikadî gruplar ile birlikte, merkezi yönetimlere karşı isyan faaliyetlerinde bulunan çeşitli siyasi grupların başını çeken son derece gizli örgütler aracılığı ile teşkilatlanmıştır.
Batınilerin Yüce İmamı Kimdir?
Bâtınîlik, hulul ve tenasüh gibi inançları da içerir. Tarihte, Bâtınîlik farklı isimlerle de anılmıştır. Bunlar arasında İbahiyye ve Mazdek, İsmailiyye (Seb’iyye), Karmatiyye, Sabbahiyye (Haşhaşiyye), Dürziyye ve Nusayriyye gibi isimler yer bulunuyor.
Şii-Batıni Tarikat ve Mezheplerin Türkler Arasında Yayılması
Bâtınîlik, tarihi olarak 9. yüzyılda oluşmaya başladı ve 11. yüzyılda oluşumunu tamamladı. Eski Türk inanç ve geleneklerinin Türkler tarafından benimsenmesinde Bâtınî anlayışın katkısı olduğu düşünülüyor. Bâtınîler, inançlarını tarih boyunca daîler aracılığı ile yaymışlardır. 11. yüzyılda Hasan bin Sabbah’ın görüşleri etrafında oluşan akım, Fâtımîler tarafından desteklenmiştir. Liderleri Hasan Sabbah, Kazvin bölgesindeki Alamut Kalesi’ni kendisine merkez yapmış ve fedaileri aracılığı ile pek çok devlet adamını, aralarında Nizamülmülk’ün de bulunduğu kişileri suikast yaparak öldürtmüştür. Melikşah döneminde güçlenen hareket, ortadan kaldırılmak istenmiş ancak Melikşah’ın ölümü üzerine başarılı olunamamıştır. Bu hareket, 13. yüzyıl ortalarına kadar etkili olmuştur ve 1256 yılında Moğol hükümdarı Hülagü’nün Alamut Kalesi’ni yıkması ile ortadan kalkmıştır.
Peki, Batınilerin yüce imamı kimdir? İşte, cevabı…
Batınilerin Yüce İmamı
Batınilerin büyük imamı kimdir? Batınilik terimi, aynı zamanda Haşhaşilik olarak da bilinir. Bu akımın yüce imamı ve kurucusu Hasan Sabbah’tır. Peki, Hasan Sabbah kimdir? Detayları ile beraber yazımızın devamında…
Hasan Sabbah Kimdir? Batınilerin Yüce İmamı Kimdir?
1050 ve 1124 tarihleri arasında yaşayan Hasan Sabbah, Şii mezhebine bağlı olan İsmaililik mezhebindendir ve Nizari-İsmaili Devleti’nin ve Haşhaşî fedai tarikatının hem kurucusu hem de ilk lideridir.
Hasan Sabbah, farklı bir dinî temele dayanan üst düzey bir bilgi birikimine ve otoriter bir liderliğe sahipti. Kurduğu tarikatın suikaste dayanan askeri taktikleri ve 34 yıl boyunca dışarıya çıkmadan yaşadığı iddia edilen Alamut Kalesi ile tanınır.
Hasan Sabbah’ın 1046-1047 veya 1053-1054 yıllarında Kum şehrinde doğduğu rivayet edilir. Kum, On iki İmam Şiiliği’nin önemli bir merkezidir. Eseri olan Sergüzeşt-i Seyyidina’da, Hasan Sabbah, Arabistan’da kurulmuş olan Himyerî Krallığı’nın soyundan geldiğini ve babasının Yemen’den Kufe’ye, oradan da Kum şehrine göç ettiğini belirtir. Hasan Sabbah’ın babası Ali bin Muhammed, On iki İmam Şiiliğinin önde gelen isimlerinden biriydi ve oğlunun felsefe, kelam, mantık, fıkıh ve matematik alanlarında iyi bir eğitim almasını sağladı.
Hasan Sabbah, Mayıs 1124’te hastalanarak yatağa düştü. Ölümünün yaklaştığını hissederek, yerine geçecek halefi olarak Lemeser Kalesi’nin komutanı Kiya Buzrug Ummid’i seçti. Yanına Ebu Ali’yi oturtan Sabbah, kendisini misyonerlik faaliyetlerinin başına getirdi. Yanına Kasranlı Adem’in oğlu Hasan’ı ve ordularının komutanı Kiya Ebu Cafer’i de oturtarak, İmam’ın gelip devletin başına geçeceği güne kadar Kiya Buzrug Ummid’in liderliğinde uyum içinde çalışmalarını öğütledi. Hasan Sabbah, 23 Mayıs 1124 Cuma günü öldü. Ölümüne Alpago adlı birinin neden olduğu iddia ediliyor.
Hasan Sabbah, aynı zamanda dikkat çekici bir liderdi. Sünni ve Şii İsmaili birçok tarihçi onu keskin zekalı, yetkin, aritmetik, astronomi, büyü ve diğer birçok alanda bilgili bir kişi olarak tanımlar. İsmaililer’i sevmeyen bir Arap biyografi yazarına göre, Alamut Kalesi’nde yaşadığı 35 yıl boyunca kimse açıkça şarap içememiş ve testilere şarap doldurulamamıştır. Oğlu Muhammed, şarap içtiği için idam edilmiş, diğer oğlu Hüseyin ise Dai Hüseyin Kaini’nin masumiyetinin kanıtlanamaması nedeni ile onun öldürülmesi için emir vermesi suçundan idam edilmiştir.
Batınilerin Yüce İmamı Kimdir?
Hasan Sabbah aynı zamanda iyi bir yazardı. Sünni yazarlar, onun otobiyografik bir metin ve bir ilahiyat risalesi olan iki eserini muhafaza etmiştir. Hasan Sabbah asla imam olduğunu iddia etmemiş, yalnızca imamın bir temsilcisi olduğunu söylemiştir. Hayatını anlattığı kitabın adı “Sergi’ızeşt-i Seyyidinâ” dir. Fars asıllı Moğol tarihçisi Ata Melik Cüveyni, 1256 yılında Hülagû Han komutasındaki Moğol ordusunun Alamut kütüphanesini yakmadan önce bu kitabı kütüphaneden almıştır.
Kaynak: Cemre
Batınilerin Yüce İmamı Kimdir? Hakkında S.S.S.
0 Yorum
0 yorum
Yorum Yaz