Kimin Kestirmeye İhtiyacı Yok Ki?

Henüz neredeyse hiçbir şey yapmadığınız halde kendinizi uykunun sıcak kollarına bırakmak isteyenlerden misiniz? Söz konusu uyku düzeni olunca birçoğumuz artık ne yapacağını şaşırmış halde. Artan ekran süreleri, yoğun iş hayatı temposu, sınırları bulanıklaşan çalışma hayatı derken uyku sorunu çağımızın en büyük rahatsızlıklarından biri.

Elbette her bireye özel çözüm önerileri olsa da uyku sorunlarını dindirme konusunda son dönemde yükselen bir trend var. Aslında yeni bir şey değil bu, hepimizin bildiği, özellikle küçük yaşlarda sürekli kendimizi kollarına bıraktığımız "şekerleme"den bahsediyoruz.

Harvard Tıp Fakültesi'nden uyku bilimcisi Dr. Rebecca Robbins, gün içinde 20 dakika uyumanın (gerçekten kötü bir gece geçirdiyseniz 90 dakikaya kadar uzatabilirsiniz) günün geri kalanı ve sağlıklı bir uyku düzeni için işe yarayan bir yöntem olduğunu savunuyor. Robbins'in mottosu da çok pratik ve yine aşina olduğumuz bir şey aslında: "Uykusuzluk da sağlıklı bir uyku rutininin bir parçası olabilir. Öğle yemeğinden sonra gelen kestirme isteği de elbette normal.”

Gündem ve trend belirleyicimiz TikTok da şekerleme işini sevmişe benziyor. Şu anda TikTok'ta #nap (kestirme) hashtag’iyle 1,5 milyar, Instagram'da ise 4,6 milyon gönderi olduğunu görüyoruz. Öğle yemeği vaktinde gözlerini kapamayı özleyen çocukların paylaştığı "Yarım saatlik kestirme yapmayı planlayıp iki saat sonra uyandıktan sonra ben" gibi eğlenceli videolar aslında hepimizin tıpkı küçük çocuklar gibi gün ortası uykusuna ihtiyacımızın olduğunu gösteriyor. "Rest Is Resistance" isimli kitabın yazarı Tricia Hersey ise "Kimin kestirmeye ihtiyacı yok ki?" diye soruyor, nedenini de kendi veriyor: "Toplu olarak hepimiz tükendik."

Gün ortası kestirmeler bahsettiğimiz bu anları yaratmak için ideal yöntemler olsa da elbette yapabileceklerimiz bunlarla sınırlı değil. Bedenlerimizi dinlenmek için kestirmenin yanı sıra, sosyal medyadan uzak durmayı deneyebilir, ekran süremizi olabildiğince azaltabiliriz. Evet, günümüzde çok mantıklı ve uygulanabilir olmadığının farkındayım ve bunu gerçekten başarabilir miyim sorusuna yanıtım maalesef "hayır" oluyor ancak küçük değişimler gerçekten büyük farklar yaratabilir. Sabah uyandığınız ilk anda telefonunuza uzanmak yerine bu "kavuşmayı" biraz ertelemek bile iyi bir başlangıç. Ya da uzun bir tuz banyosu yapmak, otobüste sosyal medyada turlamak yerine, camdan dışarı bakmak ya da 10 dakikalık bir yoga rutini yapmak, yavaşlamak sayılır. Tabii şekerleme için uygun anlar kovalamak da bir o kadar önemli, hatırlatalım!

Şekerlemenin önemini bu kadar anlattıktan sonra -uykunuzu getirdiysek- güçlendirici ve iyi bir kestirme uykusu için bazı ipuçlarımız var:

Doğru zaman

Kestirme için 13:00 ile 15:00 arasını hedefleyin. Robbins şöyle diyor: "Öğle yemeğinden sonra vücut ısımız düşer, bu da yemek koması hissi ile birleştiğinde sizi doğal olarak uykulu yapabilir."

Göz maskesini yanınızdan ayırmak istemeyebilirsiniz

İyi bir güç uykusu için karanlık şart. Gün ortasında ışığı engellemek için göz maskenizi yakınınzda bulundurmayı unutmayın. Ayrıca yastığınıza esansiyel yağlardan ev yapımı aromalar da damlatabilirsiniz.

Nefes egzersizleri

Sinir sistemini sakinleştiren bu basit nefes egzersizlerini deneyin.

Alarmlar hazırlansın!

Uyanmak için 20 dakikalık bir erteleme idealdir, ancak alarmı kurduğunuzda uykuya dalmak için geçen süreyi eklemeyi de ihmal etmeyin.

Kaynak: Vogue

Kimin Kestirmeye İhtiyacı Yok Ki? Hakkında S.S.S.